2010 Festival Notları 4

Akvaryum (Fish Tank) – Andrea Arnold : “Free cinema?” Sadece İngilizlerin yapabileceği türden bir “gerçekçi” film. Yalınlığı, en küçük bir fazlalık içermemesi, doğallığı, bir Amerikan filminde altı kalın bir şekilde çizilecek unsurların tüm saf hali ile önümüze serilmesi. Doğal oyunculuklar. Büyümenin sıkıcılığı, birlikte olmanın seçimimize bağlı olmadığı insanları sev(eme)me ve saflığın artık anlamını yitirmiş bir kavram olması üzerine.  

 

Öksüz (Huacho) – Alejandro Fernandez Almendras : Şili’de bir küçük yerde geçen bağımsız bir film; tam da bu. Tüm bir ailenin her bir bireyinin bir günü, tüm dürüstlüğü ile. En ufak bir yapaylık, dışarıdan en küçük bir müdahele olmadan hayatın akıp giden ritminin saptanması. Oysa hayattaki her şey var filmde; sevgi, fedakarlık, yoksulluk, dayanışma, acı.  İnsan her yerde aynı, yoksulluk her yerde aynı. Kendinizi filme bıraktığınızda, samimiyeti hissetmemek imkânsız.

 

Mao’nun Son Dansçısı (Mao’s Last Dancer) – Bruce Beresford : Herkes hata yapar ama kötü (ötesi) bu filmin festivalde işi ne. Tek bir tutar yanı olmayan, bir sıradan TV filminin basitliğini bile aşamayan, anlatımı ile, politik duruşu ile, sineması ile kötü bir film. Yıldız Savaşları’ndan sonra sinemada uyumama çabası verdiğim ilk film. Kötü.